20 Şubat 2012 Pazartesi
Şövalyelikten Küçük Emrah'a geçiş
Kim bilir su ana kadar kac kovalamaca,kac tutku,kac karasevda,kac heves,kac ask acisi cektin.Herkes en az bir kere hayalkirigligi yasamistir.Sende yasadin.Cok fazla hayal kurarsan zaten kirip eline verirler o hayali.Kimsede demez ''ay ne guzel bir hayal bu haydi devam etsin'' diye.Hipnoz olmus gibi olursun, kendini kaybedersin, bir bakmissin elini daha vermeden kolu kaptirmissin.Seninde kaptirdigin oldugu degil mi? Hipnoz oldugun zaman bos bulundugun zamandir sicarlar agzina hemen. Seninde sictilar degil mi? Uzulme cok, muhtemelen senden once de onun agzina sicmislardir.Unutma farkinda olmadan sende fisini cektin birilerinin ama fisi ceken sen oldugun icin dogru olani yaptim dedin ciktin isin icinden.Insan genelde uzduklerini degil uzulduklerini hatirlar.Kim seni su ana kadar en cok uzen diye sorsalar isik hizindan daha hizli verirsin cevabi.Kimi uzdugunu sorsalar aval aval bakarsin kimi uzmustum lan ben diye.Gelelim benim en cok uzuldugum, hayalkirikliginin kelime anlami budur dedigim olaya.Anlatacagim olaydan sonra ''ay bu mu en cok uzuldugun sey'',''insanlarin basina neler neler geliyor'',''E sevdiklerini zamansiz kaybedenler napsin'' diyip kendinizi islak odunla dovulesi bir kivama getirmeyin cunku konu burda ikili iliskiler.O konular ayri bende yasadim herkes gibi o saydiklarinizi.Neyse gerekli ayari aldiginizi umarak anlatayim.2009'un Agustosunda askere gittim.Ankara'ya.Hem bildigim bir sehirdi.Hem sevdigim.Askere gidecek olan arkadaslarima zamaninda hem onlar icin hem kendim icin iddaali aciklamalar yapmistim.Sakin askere sevgiliniz varken gitmeyin.Sevgilisi varken gidenlere ''aptal misin oglum sen'' diye cikistiklarim bile oldu.Yukardakinin sopasi yok tabii insan kendini kiz arkadasinin arabasinda teslim olacagi birlige dogru giderken bulunca diyorsun icinden hey yavrum hey !! Sen degil miydin asan kesen,askere sevgilin varken gidilir mi lan diyen.Cit yok tabii kendinden.Mutlu musun Mutsuz musun onu bile ayirt edemiyorsun.Mutluysan ''nasil mutlusun ulen hayvan diyorsun'' kendine askere gidiyorsun sonucta nasil mutlu olasin.Diger yandan seni seven bir kiz arkadasin seni kislaya kadar birakiyor daha ne,sevinmen lazim diyorsun.Yani kisaca bardagin dolu tarafi neresi, bos tarafi neresi diye dusunup duruyorsun ki nafile cunku anliyorsun ki bardak bile yokmus ortada. Neyse onca kucukbas ve buyukbas hayvanla birlikte askerlige basliyorsun.Gulsem mi aglasam mi derken ortama uyum sagliyorsun,Bir bakmissin sende okuz olmussun ''ulen ne ara bende okuz oldum'' diye sorgulamaya baslarken,Bir duduk sesi ve hic beklenmeyen bir anda,ortada pozisyon bile yokken hakem penalti karari veriyor !! Sevgilin seni penalti noktasina dikmis.Hakem dudugu calinca da sutu cekecek.Gol de olsa auta da atsa bir sey degismeyecek, cunku her turlu o sut cekilecek.Buram buram bok kokuyormus gibi geliyor her yer.En kotu anlar zaten o anlar.Penalti karari cikmis yani hissediyorsun terk edilecegini ama daha atis kullanilmamis iste o ara cok kotu.Zifiri karanlikta yuruyomussun ve her an bir yerden pandik yiyecekmissin gibi bir got korkusu, icinde buyuyor da buyuyor .Bir yandan da salaktasin.Bir sey yokmus gibi ariyorsun konusuyorsun filan.Sonra bir bakiyorsun bu en kotu diye tabir ettigimiz arada kiz arkadasinin dogumgunu var.Zemin ve hava sartlari sovalyelige son derece elverisli.Degisik yollardan hediyeyi hallediyorsun.Tabii hediye normal sartlarda alinan hediyeden farkli cunku tutusma da var.Ne yaptigini bilmez halde bir degil bir kac hediye alip ceyizlik bogca gibi bir sey hazirlatiyorsun,aklin sira son bir hamle yapacaksin,Allah ne verdiyse aliyorsun utanmasan perdelik kumas filan alacaksin o derece.Hersey hazir, carsi iznini d.gunune denk gelen Cumartesi gunune yazdiriyorsun.Sabah 8'de cikiyorsun kisladan,direkt arabana atliyorsun yaninda da senin gibi bir deli daha var trabzonlu o da sevgilisini istanbul'da gormek icin seninle geliyor.(Askerde araba nasil oluyor arkadas diye soruyorsunuz simdi, sefa pezevengi olunca arabanda askere gelebiliyor seninle).Aksama tekrar Ankara'da olman gereken saat 17:00. 3 saat gidis-3 saat donus zaten en iyi ihtimal 6 saat.Istanbul'da en fazla 1,5 - 2 saat kalabilirsin.2 saatte riskli tabii ki.Olasi bir polis durdurmasinda Ankara'da askerligi yaptigin ortaya cikarsa hudut disinda bulundugundan alacagin ceza ve askerligin yanma ihtimali de cabasi.Gozun tabii bir sey gormuyor o sira doktor gozluk verse en az 6 - 7 numara miyop yada astimatsin.Ne yakini gorebiliyorsun,Ne uzagi.Isemek icin bile durmadan otobandan yardiriyorsun 2 bucuk saatte geliyorsun Istanbul'a.Kalp carptintisi ise zaten cabasi.Arkadasini sevgilisiyle bulusmak icin Atasehir'de bir cafe'ye birakiyorsun 1.5 saat sonra bulusmak uzere.Sende habersiz bir sekilde modern sovalye olarak geldigin Istanbul'da o an sevgilin mi degil mi o bile belli olmayan bir ortamda,her yonden iste risk budur aga edasiyla sevgilinin evine gidiyorsun.Asagidayken telefon aciyorsun.Stres yerini altina sicmaya birakti birakacak o sirada.Kiz arkadasinin ailesinin geldigini ve onlarla Avrupa tarafinda yemekte oldugunu ogreniyorsun,arkadan zaten sesler geliyor,kiz arkadasin senin geldigini ogrenince d.gunu icin ister istemez gozleri doluyor.Sen sadece onun gozleri doldugu icin bile icin kiyiliyor bir yandan da bak en azindan gozleri doldu diyip ic geciriyorsun.Aldigin hediyeyi ona vermesi icin bir arkadasina birakiyorsun.Dokunsalar aglayacaksin degil cunku dokunmamislar sana, kirmizi isikta gecen arabaya tirin carpmasi gibi carpmislar, her bir parcan yola savrulmus,mezara gomseler kimlik tespiti yapilamaz o an,icler acisi halin.Bir nevi kendi yarattigin bokun icinde boguluyorsun.Dönüp biraktigin yerden arkadasini aliyorsun.Senin yuzun zombieden hallice ama arkadasin 32 diş buggs bunny edasiyla siritiyor karsinda.Iyi ki geldik valla kardesim diyor.O sirada yaninda balta olsa direkt gireceksin agzina burnuna sinirden.Ama giremiyorsun aksine seviniyorsun,sevenleri bulusturmussun aslinda.Bir yanin Coskun Sabah oluyor,Bir yanin Kucuk Emrah.Yer yer Mahsun Kirmizigul oluyorsun bazen de Kayahan.Hayalkirikliginin kitabini yazmissin, götün götün dönüş yoluna koyuluyorsun Ankara'ya.Iste o yol hayatinin en zorlu yolu oluyor.Tekrar o askeriyeye dondugune mi yanasin,kiz arkadasini goremedigine mi yanasin.Zaten yanmissin dumanlar cikiyor heryerinden bir de yanindaki arkadasin soruyor ''Eee sen naptin'' diye.Ebenin a..ni yaptim diyesin geliyor.Sovalyenin atı,kılıcı,miğferi,kalkani,pelerini ne varsa ustune oturmussun,icinde hissediyorsun hepsini.Koskoca sşövalye; aleti,edevatiyla komple girmis sana kisaca.Yagmur semsiyesi degil kocaman bir plaj semsiyesi acilmis icinde.Bolu Dagi'na kafa atmak geliyor icinden donus yolunda.Girdigin tunelden cikasin gelmiyor.Boynun bukuk popstar Bayhan gibi giriyorsun o askeriyeye.Yiyorsa girme.Simdi icinizde sende ne salakmışsın diyen de vardır.Kaldı mı böyle herif diyende.Bu iki karsit dusuncedeki kiz ve erkekleri bir organizasyon yapip tanistirayim diyorum.Misyonum bu benim ''sevenler ayrılmasın''. Ümit Besen'i de konuk sanatçı olarak ayarlarım.Limonatanızı içer beraber dans edersiniz.Nasil iyi fikir dimi? Bu arada bu yaziyi yazdigim yer Almanya'da Nurnberg Havaalani (cep telefonuma not olarak kaydettiğim için türkçe karakterlerde sıkıntı olabilir kusura bakmayın).Diyeceksiniz ki ne alaka ! Haklisiniz ama bundan daha kel alaka bir sey varsa o da suan Nurnberg Havaalaninda Hakan Peker'i gormemdir.Yemin ederim herif o zincir kolyesiyle karsimda şuan lan.Anne babaya cok selam.Iyi gunler.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilHahahaha... Ben kızı gördün sanıyorum yalnız 2,5 senedir. Hahahaha... Sinirlerim bozuldu lan. Absürt hikaye ustası Demirayak!
YanıtlaSil